bir sürü haller içinde...

9 Nisan 2014 Çarşamba

dünya ağrısı

Yaşamak ağrı yapıyor insanda.. Şöyle içinin derinlerinde, bir yerlerde tam tanımlayamadığın, anlayamadığın, tarif edip çözüm bulamadığın bir ağrı...

Herkesin ağrısı da çözümü de kendine özel.. Kimi duymazdan gelmeyi seçiyor içindeki sesleri, kimi bastırıyor daha yüksek başka seslerle, kimi de yaşıyor her gün artan bir suçlulukla..

Ayfer Tunç'la ilk tanışmam dünya ağrısı.. Türk edebiyatına uzaklaştığım, kendime yer bulamadığım zamanlara denk gelmesi ayrı.. Yeni yazarlarla tanışma sıklığımın arttığı bu dönemlerde, Ayfer Tunç gerçekten kendine ayrı bir yer yarattı.. Dilin zenginliği, sözcüklerin kullanımı, anlatım..





Biraz da mesleki nedenlerle hep suça sürüklenmiş çocukların gelecekteki hallerini sorgularım.. Yani yetişkin bir birey anlamını, sonucunu, sebebini bilerek ve isteyerek suç da olsa bir davranışı yapıp buna kendi ahlaki sisteminde bir yer bulabilir..

Peki ya çocuklar??

Arkadaşının gözüne kalem sokup kör olmasına, kulağına çatapat patlatıp sağır olmasına yol açan çocuk, ilerleyen yıllarda yaptığı şeyin büyüklüğünü fark ettiğinde nasıl yerleştirir onu iç dünyasında??

Ayfer Tunç biraz da bunun cevabını veriyor Mürşit üzerinden..

Unutma, bastırma, yok sayma bir yere kadar.. Çıkıyor bir yerlerden, çıkmak için zaman kolluyor, elini kolunu bir parçasını çıkarıyor, rüya oluyor uykularına çıkıyor, tanıdık bir yüz oluyor beynini zorluyor, bir kitap cümlesi oluyor, bir film repliği oluyor, bir koku, bir ses, bir renk oluyor... İllaki çıkıyor bir yerlerden..

Peki nasıl baş ediliyor.. Nasıl yaşanıyor dünya kadar ağrıyla?  Mürşit gibi mi?? Madenci, Pehlivan, Şükran? Elvan gibi mi yoksa?..

Belleğin, duyguların, ruhun uçarılığına çözüm: demir atmak mı?.. Sevmediğin adamlarla evlenmek mi? Çocuklar yapmak mı? Dünya ağrısını dünya dertleri mi hafifletiyor? Patlayan musluklar, to-do-list'ler, aybaşında bankaya yatan ödenecek borçların gölgesindeki maaşlar mı?

Dünya ağrısı; insanı günahlarıyla yüzleştiriyor.. Ağrılara gark olmak için kendi günahları bile yeterken insana, toplumun, geçmiş gelecek tüm nesillerin, dünyanın günahları ile yüzleştiriyor.. O çözümün bulunmadığı, kaçışın olmadığı arafta kendi ağrısı ile başbaşa bırakıyor!!!

Depresif bir roman, şiirsel bir mutsuzluk anlatısı.. Tanıştığıma memnun olduğum bir yazar!!!






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Teşekkürler....

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...